Selülit Yok Edici Bir Diyet İçin

Yazar Ayşenur Saral GülDiyetisyen • 7 Ağustos 2020 • Yorumlar:

Selülit cilt altında yağ hücrelerinin ve bağ dokusunun yapısının değişmesi ile oluşur. Çoğunlukla oluşma nedenleri; hormonlar, cinsiyet, beslenme alışkanlıklar, yaşam şekli ve inflamasyondur. Düzgün işleyen bir yağ metabolizması ve dolaşım ile selülit tedavi edilebilir.

Çoğu kadının rahatsız olduğu bu görünümünü beslenmenizde birkaç kolay değişiklik yaparak azaltmanız mümkündür. İşte yapabilecekleriniz;

1) YETERLİ MİKTARDA B6 VİTAMİNİ ALIN.

B6 vitaminli protein metabolizmasının ve bağ dokusunun yenilenip güçlenmesine yardımcı olur. Ayrıca B6 vitamini kolejen sentezine destek olan çinkonun emilimi içinde elzem bir vitamindir. B6 vitamini en çok maya ayçekirdeği antepfıstığı Susam sarımsak gibi besinlerde bulunur.

 

2)C VİTAMİNİNDEN ZENGİN BESLENİN.

C vitamini, yağın depolanması yerine enerji olarak kullanılıp yakılmasına yardım eden karnitinin üretimi için gerekli bir mikro besindir. Düşük C vitamini seviyesi yüksek yağ oranı ile ilişkilidir.

Güçlü bir bağ doku için C vitamini yeterli almak çok önemlidir. Güçlü bağ doku deri yüzeyinin görünümünü düzenler.

 

3) SELENYUMU DİYETİNİZDEN EKSİK ETMEYİN.

Selenyum iyi bir antioksidandır, bu özelliği ile selülitlerin oluşumu ile savaşır. Aynı zamanda E vitamininin etkisini arttırır. Selenyumdan zengin gıdalar; brezilya kestanesi, yumurta, kuru baklagiller, susam, beyaz et, ay çekirdeği.

 

4) FASTFOOD VE ASİTLİ İÇECEKLERİ BESLENMENİZDEN ÇIKARIN.

Fastfood gıdalar ve asitli içecekler içerikleri ile vücudumuzda inflamasyonu ve yağ depolanmasını arttırıcı etki gösterirler. Cildin pürüsüz görünümünü olumsuz yönde etkilerler. Bu gıdaları mümkün olduğunda az tüketmelisiniz.

 

5) BOL SU İÇİN! 


 

Ve beslenmeyi düzenlemenin yanında spor yapın.. Spor ile birlikte sıkılaşarak selülit görünümün azalmasında 2 kat fazla yol alabilirsiniz.






 

Makarna yemeniz fit kalmanıza engel değil !

 

Evet yanlış okumadınız! O çok sevdiğimiz, kurtarıcı, öğrenci dostu, mutluluk kaynağı makarna bize kilo aldırmak zorunda değil! Özellikle de spor yapan bir bireyseniz korkmanıza hiç gerek yok! 

 

Spor yaparken bize enerji ve kuvvet veren kaynak karbonhidratlardır. Spor öncesi basit karbonhidrat dediğimiz kana hızlı karışan makarna içerisinde de bulunan karbonhidratları tüketmeliyiz. Spor sonrası ise eğer kas büyümesi hedefliyorsak hedefimize göre karbonhidrat seçimi yapmalıyız. Ben makarnayı ağırlık antrenmanı yaptığım günlerde kas kütlemi korumak & geliştirmek için tüketiyorum. Normal zamanlarda yani spor yapmadığım günlerde ise canım çok çektiğinde kendimi kısıtlamadan ölçülü bir. Önemli olan nasıl pişireceğimizi ve hangi makarnayı seçeceğimiz bilmemiz. Bu sayede hem midemizi hem ruhumuzu doyurabiliriz. Önce bir bakalım,diyette makarnayı YASAK sayma nedenlerimiz neler?

 

1) Beyaz un içermesi 

2) Glisemik indeksinin yüksek olması 

3) Gluten içermesi
 

Şimdi çözümlerimize bakalım; 

1) Artık tam buğdayından baklagil ununa bir çok içerikte makarna üretimi yapılıyor. Öncelikle markete gidiyoruz, tam buğday unu ile yapılmış makarnamızı alıyoruz.

2) Suyumuzu kaynatıyoruz makarnalarımızı içerisine atıyoruz. 

 

ÖNEMLİ NOKTA ŞİMDİ BAŞLIYOR; Makarnayı çok uzun süre haşlamıyoruz. 7-10 dk arasında pişirdikten sonra süzüyoruz. (bu şekilde pişirildiğinde glisemik indeksi yulafın glisemik indeksinden daha düşük hale geliyor)
 

3) Sonrasında isterseniz sağlıklı bir sos seçimi yapın ve makarnanızı soslayın, isterseniz haşlanmış sebzelerle taze yeşilliklerle harmanlayın yanında yoğurdunuzla tüketin :) 

 

Not: Porsiyon miktarı kişinin kilosuna ve metabolizmasına göre ayarlanmalıdır. Ortalama sağlıklı bir birey için 5-6 kaşık makarna et seçeneği ve yoğurduyla birlikte ana öğün olarak tüketilebilir.

 

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)

Yazar